Lapseki ilçesine bağlı Gökkay Köyü, kökleri yüzyıllar öncesine uzanan muhteşem bir canlıya ev sahipliği yapıyor.
Yüzlerce yıldır ayakta duran anıt bir Doğu Çınarı (Platanus orientalis).
Orman Yüksek Mühendisi Mehmet Akkan, bu görkemli ağacın hikâyesini ve Türk kültüründeki derin anlamını sosyal medya paylaşımıyla anlattı:
“Gücün, dayanıklılığın, tarihin ve uzun ömrün sembolü: Çınar (Platanus) ağacı. Gökkay Köyü’nde bulunan bu çınar, Roma, Osmanlı ve Türkiye Cumhuriyeti dönemlerine tanıklık etmiş. O kadar yaşlı ve büyük ki, bir zamanlar içinden kağnı arabaları geçermiş.”
Bugün yarısı ayakta kalan bu görkemli ağacın dip çapı 5 metreye 3,5 metre, diğer yarısı ise 5 metreye 7 metre olarak ölçülüyor. Akkan’a göre, bu çınar yalnızca bir bitki değil; “yüzyılların sessiz tanığı, geçmişi geleceğe taşıyan canlı bir tarih kitabı.”
Gökkay Köyü, yaklaşık 1400’lü yıllarda Karaman bölgesinden getirilen Türkler tarafından kurulmuş, ancak bölgenin tarihi Roma ve Bizans dönemlerine kadar uzanıyor. İşte bu yüzden çınar ağacı, medeniyetlerin kesiştiği bir noktada, çağlar boyunca insanlara gölge, hayat ve ilham olmuş.
Akkan, bu tarihi ağaca duyduğu hayranlığı şu sözlerle ifade etti:
“Sarılıp konuştum; tarih ve insanlar aklımdan geçti. Gökkay Köyü’nün güzel insanları bu ağaca sahip çıkmış. Geçmişi geleceğe taşımayı başarmışlar. Kutluyorum.”
Türk kültüründe çınar ağacı, yalnızca bir doğa harikası değil, hükümdarlığın, gücün ve sürekliliğin sembolü olarak da kabul edilir. Akkan, bu derin anlamı şöyle anlatıyor:“Kutsal kitaba saygısından dolayı çadırında sabaha kadar ayakta duran Osman Gazi, yorgunluktan çadır direğine yaslanıp uyuyakalır. Rüyasında Osmanlı Beyliği’ni dünyayı saran bir çınar ağacı olarak görür. İşte bu yüzden çınar, devletin ve sonsuzluğun simgesi haline gelmiştir.”
Türk halkı, bugün bile “Çınar gibi adam” diyerek bilgeliği, gücü ve direnci tarif eder.
Çınar ağacı; aileyi, bağlılığı, korumayı, sevgiyi ve uzun ömrü simgeler. Aynı zamanda tıbbi açıdan da kıymetlidir — yaprakları ağrı kesici ve şifa verici özellikleriyle bilinir.
Mehmet Akkan’ın sözleriyle:“Biga Yarımadası – Çanakkale; tarihtir, berekettir, aşktır, hayat verir, yaşatır ve herkese iyi gelir.”
Bugün Gökkay Köyü’nde hâlâ kök salmış olan bu ulu çınar, yalnızca doğanın değil, insanlığın da direncini simgeliyor. Her gölgesiyle geçmişi fısıldayan bu ağaç, Anadolu’nun ruhunu ve Türk kültürünün köklülüğünü yaşatmaya devam ediyor.