Gün İçinde
'Bugün benim günüm,' dedi içinden. Bu sabah çok farklı uyandı diğer günlere nazaran.
İş yerine yaklaştığında bir durak önce inip yağmurda yürümenin tadına varmak istedi. Sert bir rüzgar esti saçlarını yanaklarına savurdu. Şemsiyesini açtığında yağmurun damlacıklarını kendinden uzaklaştırdı. Yanakları hızlı hızlı yürümekten ötürü bir sıcaklık yaydı yüzüne. Dar sokaklarda, gri binaların kapattığı gökyüzünden kendisine yaklaşabilen yağmurun keyfine vardı. İş yerine girdiğinde herkesi selamlayıp kocaman bir günaydın dedi. Öğle yemeğine kadar aralıksız çalıştı. Bugün bir değişiklik yapıp şirkette yemeyecekti. İş yerinin yakınlarında bir yere oturup bir şeyler atıştırdı. Kahvesini eline alıp, yağmurun yıkadığı sokaklarda yürüdü. Uzun zamandır ihmal ettiği yakınlarından bir arkadaşını aradı hatır sordu. Sağlığına şükretti, bugünü ayrı kılan detayları düşünmeden işine söndü. Akşam olduğunda hiç kalkmadığı yerinden uyuşmuş bir şekilde kalktı. Gözleri ekrana bakmaktan ağrıyordu.
Kısa kış günlerinden güneş çoktan veda etmişti. Kendine bir güzellik daha yapmalıydı, bugün fark etmediği yaşamı görmek için detaylara tüm gücüyle sarılacaktı. Ufacık, küçük detaylar onu mutlu olduğuna inandıracaktı. Kendini bir kitapçıda buldu cebindeki paraya göre iki tane kitap aldı, raflarda gezinirken ruhu besleyen şeyin öğrenmek olduğunu anladı. Sonra markete gidip akşam yemeği için malzeme aldı. Eve varıp, kapıyı araladığında kendisinden ilgi bekleyen bir evin varlığı ile karşılaştı, yemek hazırlamadan önce birkaç tur dolanıp evi toparladı. Bunları yaparken zevk duydu bir şeylerle meşgul olmaktan. Makarna ve salata yaparken kendisine yakın oturan arkadaşını aradı, yemeğe davet etti. Arkadaşı elinde tatlıyla kapıda belirdiğinde salatanın sosunu hazırlıyordu. Aldığı kitapları gösterirken bir tanesini arkadaşına armağan etti. Mutfağı beraber toplarken yağmurun sesi muhabbetle karıştı. Telefon çaldığında annesi arıyordu. Tüm tembihlerden ve iyi olduğundan emin olduktan sonra dualarla telefonu kapattı. İçine huzur dolmuştu.
Bir film seçip izlemeye karar verdiler. Filmin çoğunda konuşsalar da filmin güzel olduğunu söylediler. Evi saran türk kahvesi kokusu tatlının çikolata sosunun enfes tadıyla harmanlandı. Arkadaşını yolcu ettiğinde yorgunluktan fincanları kaldıramadı, günün miskinliği gözlerine sinerken elindeki kitap 10. sayfada bırakılmış duruyordu.
Bugün benim günüm diye başladığı her gün ona bir şeyler katıyordu.
Bir sanat icra ediyordu; yaşıyordu...