40 haneli mahalle "hayalet köy"e dönüştü
40 haneli mahalle "hayalet köy"e dönüştü
İçeriği Görüntüle

Ege Denizi’nin ortasında, yüzyıllardır zamana meydan okuyan Bozcaada Kalesi, tarihi ve kültürel zenginliğiyle yeniden gündemde. Troya Müzesi’nin vurguladığı gibi, kale sadece taşlarla örülmüş bir yapı değil; medeniyetlerin kavşağı, stratejik bir savunma noktası ve Ege’nin kadim bekçisi olarak önemini koruyor.

Tarihin derinliklerine ışık tutan 2025 Tenedos Arkeolojik Kazısı ile birlikte Bozcaada Kalesi, geçmişin sırlarını gün yüzüne çıkarırken, hem yerli hem yabancı ziyaretçileri tarihi bir yolculuğa davet ediyor.

Ege Denizi’nin masmavi sularında, asırlardır zamana meydan okuyan bir muhafız yükseliyor: Bozcaada Kalesi. Troya Müzesi’nin dikkat çeken sosyal medya paylaşımında da vurgulandığı gibi, bu etkileyici yapı yalnızca taş bir sur değil; aynı zamanda medeniyetlerin kesişim noktası, jeopolitik bir mihenk taşı ve denizlerin kadim bekçisi...

Bozcaada ya da eski adıyla Tenedos, antik dönemlerden günümüze kadar Akdeniz’in ve özellikle Çanakkale Boğazı’nın kaderini şekillendiren stratejik bir noktada yer aldı. Homeros’un dizelerinde Akhaların pusuda beklediği liman olarak anılan ada, mitolojide Tenes’in yurduydu. Venediklilerden Cenevizlilere, Bizans’tan Osmanlı’ya kadar birçok medeniyetin göz diktiği bu ada, 1455 yılında Fatih Sultan Mehmet’in emriyle Osmanlı topraklarına katıldı. Hamza Bey komutasındaki 80 gemilik donanma ve 18 bin askerle fethedilen Bozcaada’da kale yeniden inşa edilerek Osmanlı donanmasının Ege’deki ilk büyük üssü haline getirildi.

Bugün ise, 2025 yılı itibarıyla başlatılan Tenedos Arkeolojik Kazısı, Bozcaada’nın derinliklerine yeniden ışık tutuyor. Her taşında bir çağın izini taşıyan kalede ve çevresinde yapılan bilimsel çalışmalar, adanın tarihi dokusunu gözler önüne sererken, denizin altındaki keşfedilmemiş sırlar da birer birer gün yüzüne çıkarılıyor.

Troya Müzesi'nin ifadesiyle: “Görkemli surların ardında, masmavi denizin derinliklerinde hâlâ keşfedilmeyi bekleyen sayısız hikâye var…”

Bozcaada Kalesi artık sadece geçmişin bir yankısı değil; hem yerli hem de yabancı ziyaretçiler için Ege’nin belleğinde yankılanan bir çağrı. Arkeoloji, tarih ve denizle harmanlanmış bu eşsiz miras, her adımda başka bir zamanın kapısını aralıyor.

Muhabir: Şahver Banu Çağlak