Çok sevmeyiz mesela. Çok sevilince, kaçarız. Çok mutlu olduğumuzda ürkeriz. Çok ilgiden bıkarız.

Çok başarılı olduğumuzda düşeriz. Çok mükemmel olmak kötüdür. Böyledir işte. Asıl olan ne biliyor musunuz? Onlar bir anda biterse, sıfır olmaktır istemediğimiz. Yoksa mutlu olmayı herkes ister. Başarılı olmak herkesin hayali. Belki de sadece korkuyoruzdur.
Evet, bugün bahsedeceğim konu bu: korkularımız, özgüven eksikliği. Her insanın korkuları vardır. Bunların çeşitleri olabilir. Hayvanlardan korkarız. Karanlıktan korkarız. Annemizin terliğinden korkarız.
Hepimiz insanız korkmamız çok doğal. Ancak bu özgüvenimizi etkiliyorsa, işte orda bu işe bir
"Dur!" dememiz gerekiyor.
Benim bu konuda ciddi sorunlarım var. Okulda kantinden bir şey alamıyorum mesela. Sipariş veremiyorum bir restaurantta. Bunların hepsi özgüven eksikliğinden oluyor. Yanımda arkadaşım varsa ona söylerim, bu pek problem gibi görünmeyebilir. Ama sorun şu ki, yalnızken aç kalırım :D Böyle durumlarda karşımızdakini bizden daha üstün görmemeliyiz. O da bizim gibi bir insan. Mükemmel değil. Hiç kimse mükemmel değildir. Bunu başarabiliriz, bu çok basit.
Ya da sınavlarımızı düşünelim. Matematik zor bir derstir. Ancak buna "Matematiği asla yapamayacağım." diye yaklaşırsan, tabi ki de yapamazsın. İnanmak başarmanın yarısıdır. Neden yapamayasın? Yapabilenleri senden üstün kılan ne? Onların iki beyni mi var? Ya da 4 tane kolu mu? Hayır. Eşit olduğun herkesin yapabildiği şeyi, inanırsan sen de yaparsın, çalışırsan, istersen.
İşe girmeden önce yapamayacağım diye çok korkmuştum. Ama istedim, inandım ve, sanırım başarıyorum. Her şey bizim elimizde. Mutlu olmak da, hüzün de. Hayatımızı kendimiz şekillendiriyoruz. O yüzden, mutlu olun.