Sayıları artmakta olan bir insan kitlesi, günümüz dünyasının tırmanmakta olan problemlerini sorguluyor

İnsanlığın daha bilinçli, daha duyarlı üyeleri, büyümekte olan huzursuzluk ve düzensizliğin gerçek nedenlerini aramaya başladıkça; modern toplulukların zedelenmiş düzenlerindeki evsizlik, kıtlık, hastalık, depresyon, intihar, savaş gibi koşulların ve tüm diğer belirtilerin kök-sebeplerini aramaya başlıyor. Ciddi araştırmacılar, global ayrılığın, anlaşmazlıkların, çatışmaların ve diğer ilgili huzursuzlukların, nasıl ve niçin insanoğlu içerisinde kasıtlı bir şekilde, gücü elinde tutan birkaçlar tarafından yaratıldığını ve onların kütü amaçlarına hizmet ettiğini açıklayan, rahatsız edici kanıtları ortaya çıkarıyorlar. Şimdi gerçek yeryüzünde yaygınlaşıyor, ve bugün kitlesel bir zihin-kontrol ve beyin-yıkama olarak gelişmiş bir salgın, sonunda günün ışığı ve aydınlığına çıkartılıyor.

İnsan zihnini kapatmanın ve onun kendi anlayış ve varlığını beyin-yıkama ile idare altına almanın en etkili yolu, onu bir çeşit dogmanın içine programlamaktır. Bir dogma, başka bilgilere karşı kendisini daima şiddetle savunur ve onun dar, katılaşmış bakış açısı ile uyuşmayan herhangi bir alternatif görüşü de hemen reddeder. Dogmalar, bir insanın güvenlik anlayışı ve gücü elinde bulundurma aracı olur, ve insanlık parmak eklemleri bembeyaz kesilene dek, dogmaların getirdiği bu iki şeye sımsıkı tutunur.

Dogmalar, sayısız şekiller alırlar ve farklı insanları, birbirine karşı çıkan dogmaların taraftarı olmaya ikna ettiğin anda, anlaşmazlık-çatışma yolu ile beyin-yıkama ve "böl-yönet" ile onları kontrol etme çok kolay olur. Bu, günümüzde de ayni şekilde olmaktadır hatta, insanlık tarihi boyunca, her geçen gün daha şiddetli ve büyük bir ölçüde yer alarak. Bir beyin-yıkayıcı için Musevilik, Hıristiyanlık ve İslam kadar yararlıdır; politik "Sol", politik "Sağ" kadar önemlidir. Birbirine karşı zıtlaşacak ve oyun misali çarpışacak iki dogmaya ihtiyacınız vardır. Binlerce yıldır, en etkili dogmalar dinler olmuştur. Bir nesil, hayatın ve kendilerinin çok dar bir bakış açısını sahiplenir ve bunu çocuklarına zorla kabul ettirirler, ki bu çocuklar aynısını kendi çocuklarına da yapar ve bu modern dünyaya dek ulaşır. Bütün dini ve politik dogmalar, çağlardır tüm insanlığın zihinlerini kontrol etmekte olan İlluminati isimli şeytânî bir bilinç* tarafından idare edilmiş, ayartılmış ve kirletilmiştir.

*İlluminati Şeytani Bilinci, İnsan ırkını, dünya üzerinde, binlerce yıldır esaret altında tutmuş bencillik ve kötülüğün toplamı.

Dinler tarafından kullanılmakta olan önde gelen iki silah şu kanserli duygulardır: korku ve suç. Bu iki duygu, insan zihnini baskı altında tutmak ve insanın öz-değerinin anlayışını yok etmek, böylece bunlara eşdeğer fiziksel bir gerçeklik yaratmak için kullanılmaktadır.

Dinler, kendilerini farklı isimler altında gösteren ayni düzendir - kontrol isimli düzen.

Dünyadaki beyin-yıkamanın temelini her zaman bilginin kontrol altında tutulması oluşturmuştur. Dinler korku, suç ve baskı kullanarak, insanlara insanlıkları ve hayatları hakkında daracık bir bakış açısı satarken, ileri-gelişmiş bilgiyi ayrıcalıklı birkaçın eline bırakan ve bu bilgiyi çoğunluktaki birçok insandan saklayan gizli bir şebeke gelişti. Eğer insanların beynini yıkamak istiyorsan, onların sahip olmadığı bilgiye sahip olman çok önemlidir. Kontrol ve beyin-yıkamanın ilk kurallarından biri de şudur: Kurbanlarının senin bildiklerini bilmelerine izin verme. Bu tür bir bilgi, geçmiş zamanlar boyunca, bencil çıkar ve nedenler için, insanlardan gizli tutulmuştu.

Buna rağmen, bugün, dünya üzerinde, bu saklanmış anlayışların, duymayı arzulayan herkese sunulduğu, yaygınlaşmakta ve gelişmekte olan global bir uyanışın eşiğindeyiz. Ve insanlığı karanlıkta tutmayı amaçlayan komplo düşüp parçalanacaktır. Aslında, bu kaçınılmaz olay başlamış durumdadır. Bu tarihi olayın, şu anda gerçekleşmekte olan ana noktası, aldatmacanın doğasını ve neden-nasıl kütü amaçlara hizmet ettiğini ortaya çıkarmaktır.