Yaz geldi… İnsanoğlunun her taşın altından çıkmasına alıştık mı ne? Yaz dönemi biliyorsunuz piknik zamanı… Buna tabiî ki hakkımız var.

Bu güzel doğayı gezip yararlanmamız için Yüce Yaradan bizlere hediye etmiş… Ama bizlere sunulan hediyeye ne kadar sahip çıkıyor ve koruyabiliyoruz? Kimse, "Gidip eğlenmeyin." demiyor… Tek eksiğimiz, sorumluluk ve yaşam kurallarına dikkat etmemek… Bakın, %6'sı doğal nedenler… ”'ü ise insan kaynaklı… Nefes aldığımız doğayı yavaş yavaş yok ediyoruz. Kendimizle birlikte geleceğimizi de… Birgün gelip; gelecek, bizlerden hesap sormayacak mı? Başladı aslında... Neden durmadan felakete doğru sürükleniyoruz? Yaradan'ın melekleri bile secde ettirdiği insanoğlu, kendine verilen değeri koruyamamışken; nasıl olur da ormanlarımıza sahip çıkabilir… Oysa daha çok küçükken hepimize ailelerimiz tarafından bir uyarı gelir… Ateşle oynanmaz… Biraz dikkat edelim ne olur…

Alın elinize bir kibrit ve yakın evinizi; ama, içindekilerle birlikte… Yapabildiniz mi? Gözlerinizi kapayın ve hayâl edin… Yapabildiniz mi? Ama doğaya yaptığımızın bu hayâl edemediğiniz durumdan hiçbir farkı yok… Ormanlarımızı yok etmek, nefes alamamak demek… Ve milyonlarca canlıyı diri diri yakmak demek orman yangınlarında…Kolay yetişmeyen bu ağaçları dikkatsizliğimizden kaynaklanan yangınlarla yok etmek ne acı… Emeklerimizin bir kül olarak savrulması ne acı… Doğaya ne büyük haksızlık…

Ama elimizde değil… İçki, şişede durduğu gibi durmaz öyle ya… Piknik, mangalsız; mangal, içkisiz olmaz… Sonra boş şişelere çöp mü arayacaksınız canım, atın ağaca parçalansın; kırdığınızda daha az zarar veriyor doğaya… Sıra geldi mangalı temizlemeye... Boşaltın ateşi ormanın ortasına. Üzerine de serpin biraz su, söndüğünden emin olmasanız da olur… Çünkü yanacak olan, sizin eviniz değil, çocuklarınızın geleceği değil, hatta torunlarınızın… Şimdi rahatla arabanıza binip gidebilirsiniz…Gerçekten bu mu yapmamız gereken? Evimizde böyle mi yapıyoruz? Şişeleri kırıyor muyuz duvara atıp? Ateşi evin ortasında mı yakıp bırakıyoruz? Tabii ki hayır...

Burada toplum olarak sorumluluk bizlere düşüyor… Temiz bulduğumuz doğayı temiz bırakmak görevimiz… Lütfen bu kadar duyarsız olmayalım… Bu kadar basit olmayalım… Belki de sadece 20 dakika sürecek bir sorumluluk, yıllarca emek verilen doğayı yok etmeyecek… Bu muhteşem güzelliğin 20 dakika değeri yok mu? Üretken yaratılmış olan insanoğulları, acaba ne oldu da günümüzde tüketime daha fazla ağırlık vermeye başladı? Ve üzerine basa basa yazıyorum bu yazdıklarımı. Tüketim kısmı, dikkatlice okunsun… Gerçi kaç kişiye ulaşır bilemiyorum… Ulaşsa da kaç kişi dikkate alır… Yine de hiç tepki vermemekten iyidir diye düşünüyorum… Çünkü bu özenle yaratılmış doğada hepimizi yine kendi ellerimizle hazırladığımız bir gelecek bekliyor…

VE BU GELECEĞİN BİR SİGORTASI YOK…